Loading...

Anadolu kültür mirasının sözlü taşıyı kaynağının en önemli araçlarından biri olan bağlamanın tarihçesi milattan önce 1600’lü yıllara dayanmaktadır. Anadolu’da yapılan araştırmalar sonucu bulunan bağlamaya benzer müzik aletlerinin örnekleri 1600’lü yılları göstermektedir. Bu sebeple bağlamaya dünyanın en köklü ve eski müzik aletlerinden biridir demek yanlış olmaz.

Bağlamanın atası olarak kabul edilen kopuza Dede Korkut hikayelerinde de rastlanmaktadır. Bağlama ve ailesi olan sazlarım tanıyabilmek için önce bu sazların atası olarak bilinen kopuzun tanınması gerekir. Yaklaşık 1500 yıllık bir geçmişi olan ve birden çok telli saz türünü kapsayan kopuz, Orta Asya’daki Türk Boyları tarafından kullanılmıştır. İlk zamanlar o bölgenin gezginci ozanları aracılığıyla Anadolu’ya gelmiştir. Kopuz, Bağlamadan farklı olarak teknesi deriyle kaplı, perdesiz, iki veya üç telli, telleri at kılı, koyun ve kurt bağırsağından yapılmış kirişlerden oluşan bir enstrümandır.

Kopuzun Anadolu’da geçirdiği evrimlerden ve sapına perde bağlanmasından sonra ortaya çıkan bağlama, Türkmenler tarafından kutsal bir enstrüman sayılırdı. Günümüzde ise kent yaşamına geçiş ile birlikte uzun sap olarak kullanılan bağlama kısa sap olarak da güncellenerek şu anki özgün yapısına kavuşturulmuştur. Bağlamanın hem çalım teknikleri hem üretim aşamaları ile alakalı genç üreticilerin bilimsel ve akademik çalışmaları bağlama misyonuna olumlu yönde katkı yaparak devam etmektedir.